IHS Media'nın bildirdiğine göre, her şey plana göre giderse, demiryolu taşımacılığının Avrupa'nın uzun mesafeli iç taşımacılığındaki payı 2050'ye kadar neredeyse ikiye katlanarak yüzde 44'e ulaşacak.

Ancak Uluslararası Karayolu-Demiryolu Taşımacılığı Birliği'nin (UIRR) yeni bir raporuna göre, plan kamu yatırımı için 500 milyar dolardan fazla harcama gerektiriyor.

Ancak Avrupa demiryolu taşımacılığı pazar payını büyütmek için mücadele ediyor. Bir McKinsey araştırmasına göre, demiryolu taşımacılığının payı 1950'lerde yaklaşık yüzde 60'tan 80'lerde yüzde 30'a, bugün yüzde 15'e düştü, bunun başlıca nedeni büyük hacimli nakliyecilerin düşen hacmi.

UIRR, Avrupa Birliği'nin Trans-Avrupa Taşıma Ağı (TEN-T) boyunca öngörülen artan demiryolu hacmini karşılamak için gereken yatırımı özetleyen 'Sıfır Karbonlu Kombine Taşımacılık 2050'ye Giden Yol Haritası' raporunu yayınladı.

Raporda, "Demiryolu taşımacılığının payının, yük trenlerinin yüzde 70'ini dolduran kombine taşımacılıkla 2050 yılına kadar iki katına çıkacağı tahmin ediliyor" deniyor. Kombine taşımacılık, 300 kilometreyi aşan yolculuklarda demiryolunun, ilk ve son kilometrelerde ise karayolunun kullanılmasını ifade eder.

"Mutlak rakamlarla, bu, demiryolu yük taşımacılığındaki ton-kilometrenin 2050 yılına kadar üç katına çıkması ve kombine taşımacılığın önümüzdeki 30 yılda yüzde 360 büyüyeceği anlamına geliyor" diye ekledi. 'Demiryolunda artan taşıma hacimlerinin bir sonucu olarak, yük trenlerinin sayısının ikiye katlanması öngörülüyor.'

Özellikle 300 km'yi (186 mil) aşan yolculuklar için ülke içi ulaşımı karayolundan demiryoluna geçirmek, Avrupa Komisyonu'nun (AK) karbon nötrlüğüne ulaşma ve ulaşım sektörü sera gazı emisyonlarını 2050'ye kadar yüzde 90 oranında azaltma şeklindeki iddialı iklim hedefinin önemli bir parçasıdır. 1990 seviyeleri ile karşılaştırıldığında.

AK, 300 km'den fazla taşınan karayolu taşımacılığının yüzde 30'unun 2030 yılına kadar demiryolu veya su yollarına geçmesini ve 2050 yılına kadar yüzde 50'ye çıkmasını istiyor.