Mozart’ın doğduğu kent Salzburg’u ziyaret etmek için bir sebebiniz daha var: Red Bull’un havacılık, kültür ve yüksek kaliteli gastronomiyi tek bir çatı altında bir araya getirdiği müzesi ‘Hangar-7’

`Müziğin şehri’ olarak bilinen Salzburg, son yıllarda artık içerisinde II. Dünya Savaşı’ndan kalma savaş uçaklarının, helikopterlerin,  Formula-1 otomobillerinin sergilendiği, Red Bull’a ait ‘Hangar-7’ adlı müzeyle de tanınıyor.Salzburg Havalimanı’nın yakınında yer alan ‘Hangar-7’nin mimarisi, modern bir uçak hangarı şeklinde. Ancak burası bir hangardan çok daha fazlası. Yenilikçi bir mimari anlayışla Salzburglu mimar  Volkmar Burgstaller tarafından tasarlanan binada ilk göze çarpan, bir uçağı anımsatan çelik kanatlar ve cam. Toplam 3700 metrekarelik bir alan üzerinde inşa edilen yapıda 1200 ton çelik ve 380 ton özel cam kullanılmış. Salonu boydan boya geçen üç adet kendini destekleyen iskelet ziyaretçilere birçok gözlem noktası sunuyor: Yukarı doğru etkileyici dağ manzarası veya aşağı doğru efsanevi uçaklar, helikopterler, Formula 1 arabaları ve motosikletler.
Hangar-7’de sergilenen ilginç objeler arasında astronot Felix Baumgartner’in geçen yıl stratosferden atlarken giydiği basınçlı kıyafeti ve Red Bull Stratos kapsülü de yer alıyor.
SADECE BİR MÜZE DEĞİL
Hangar-7 sadece bir müze değil, aynı zamanda restoranı ‘Ikarus’ta en üst kalitede yemeklerin de servis edildiği bir gastronomi merkezi. Roland Tretti’nin daimi şefliğini yaptığı restoranda ayrıca her ay Michelin yıldızlı restoranlardan gelen farklı şefler tarafından da yemek yapılıyor.
Hürriyet